DELİ KİMDİR?
Ebu Said-i Harraz hzleri bir defasında sokağa çıktığında bir kalabalığı gördü . İnsanlar bir delinin başında toplanmışlardı. Deli kaçıyor, onlar peşinden koşuyorlardı. Deli onlara doğru dönünce kaçıyorlar sonra deli peşlerine düşüyordu.
Ebu Said-i Harraz hz. leri; “Dur ey deli” diye seslendi. Bunu duyan deli dönüp baktı ve ; “Deli kime derler biliyor musun.?“ dedi.
Ebu Said-i Harraz hzleri “ Hayır bilmiyorum” deyince , deli dedi ki;
“ Deli ona derler ki, attığı her adımda Allah’ü Tealayı anmaz ve gafil gezer. Asıl büyüklük kalp olgunluğudur.“
Ebül Hasan-ı Şazili hz. lerine sordular; “ Zahirde senin öyle büyük bir kemalin, olgunluğun, bir ibadetin olmadığı halde bu insanlar neden sana bu derece hürmet gösteriyorlar? Bunun sebebi nedir? diye sorduklarında, Ebül Hasan-ı Şazili hzleri buyurdu ki; ”Yalnız bir sebeple insanlar böyle yapıyorlar, oda dünya ehlini terk etmek, dünya ve ehlini terk etmek, işinizi gücünüzü terk etmek değil, yalnız dünya ve ehlinin sevgisini gönülden çıkarmaktır. Bu mahlukatı gönlümüze sokmamak, dünya ve mahluku cenab-ı Hakkın muhabbetine ortak ettirmemektir.”
”Bu insanlar acaibdir. Anlar daima dış görünüşe bakarlar ve adamın zahid, dünyaya düşkün olmadığını görürler, abid, çok ibadet eden ise, büyük kimse derler, şüphesiz bu büyüklük ise de asıl büyüklük ve olgunluk kalpteki olgunluktur. Zahir, görünen işlerimiz malumdur yemek, içmek,yatmak,uyumak, ibadet ve taat etmek,haramlardan sakınmak vesairedir. Batının ise Allah’ü teala ile huzur bulmaktır. Ahlakı-ı ilahiye ile ahlaklanmaktır.”
İnsanın esas olgunluğu batındadır. Zahirde her işi yerli yerine yapsak fakat kalbimizde kötü ahlaktan kurtulamazsak, gafil ve cahil kalarak, cenab-ı Hakkın rızasına kavuşabilirmiyiz?
KALBİNDE DÜNYA SEVGİSİ OLANIN MANEVİ KOKUSU
Bir müridi Şeyh Abdurrahmani Taği (k.s.) ye soruyor;
-Kalp erbabının nazarında dünyaya bağlı kimselerin kokusu ölü köpek kokusu gibimidir?
Şu cevabı verdi;
- Dünyaya bağlıların kokusu onlar için köpek leşinin kokusundan daha iğrençtir. Nitekim onların biri ( kalp erbabından) dünya tutkunlarının kokusuna dayanabilmek için daha önce köpek leşi koklarlardı.
Başka bir kalp ehli de andan kemal elde etmek için köpekle arkadaşlık ederdi.
İki uyanık mürit düşünelim. Bunlardan biri ölü köpek koklamış olsa ve diğeri de aynı sürede bir dünya tutkununun kokusunu alsa, dünya tutkununun kokusunu alan mürit daha çok rahatsız olur. Buyurdu. Nitekim Gavsı Hizani hz. Müritliğinin ilk zamanlarında dünya tutkunları ile bir arada bulunmaya dayanamadığım için helaya kapanır ve orada uzun süre kalırdım. Buyurmuştur.
KÖTÜ SIFATLI KİMSENİN KALBEN MESH-İ MANEVİYE UĞRAMASI.
Gavs-ı Hizani k.s. ; Evvelki ümmetlerde insanlar günahları sebebiyle ceseden ve manen hayvan suretine çevriliyordu. Peygamberimiz S.A.V. hürmetine onun peygamberliği başlayınca ümmeti olan ins ve cinlerden bu kaldırıldı. Yalnız mesh-i manevi devam etmektedir.
Mesh-i manevi ise kişide galip olan kötü sıfatla meşhur olan hayvan şekline kalben döndürülmesidir. Basireti açık olanlar bunu görürler.
1- Şahı Haznenin teveccühü günü cezbeli sofinin camideki insanları hayvan şeklinde görüp bağırması üzerine, Şahı Haznenin sofiyi hapsettirmesi ve teveccühten çıkınca sofiyi serbest bıraktıkları zaman; hayvan şeklinde gördüklerinin hepsinin birer evliya olduğunu görüp haber vermesi.
2- Gavs Hz nin Siirt’e gönderdiği sofinin sokakta insanları hayvan görmesi.
3- Nevşehirli sofinin çarşıdaki halkı hep hayvan şeklinde görmesi, yalnız bir tane insan görmesi.
4- Pir Muhammed Genceri Hz.leri çocukluğunda insanları, babasını hep hayvan görüp kaçması; yalnız Şeyh Abdülgaffar Hz.ni insan görmesi.
MESH-İ MANEVİ ALAMETLERİ.
Gavs-ı Hizani k.s. buyurdular;
İnsanda mesh-i manevinin iki belirtisi vardır.
Birincisi; kişiye vaz-ü nasihatın tesir etmemesi,
İkincisi ; günahından pişmanlık duymamasıdır.
Gavs S.Abdülhakim Hüseyni ks. Hz. buyurdular; Mesh-i maneviye uğrayanlar, tövbekar oldukları zaman sadatın himmetiyle asıl şekillerine dönerler.
İBADETTEN ZEVK ALMAMAK
Büyük evliyadan Ebu Abdullah-i Kureyşi diyor ki;
-Bir zat Salihlerden bir zata halinden şikayet ediyor. Bütün iyi işleri yapmaya son derece çalışıyorum, fakat gönlümde bir zevk ve lezzet bulamıyorum diyor. O zat bu şikayete karşı; senin gönlünde dünya muhabbeti var. Dünya muhabbeti ise iblisin kızıdır. İblis kızının bulunduğu evi herhalde iki de bir ziyaret eder. Onun için ibadetlerinden bir zevk alamıyorsun demiştir.